Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) yapılan açıklama şöyle:
''Bilindiği üzere şirketimizin ana faaliyet alanı olan demiryolu taşımacılığı çevre dostu ve düşük maliyetli olması nedeniyle güvenilir bir taşımacılık alternatifi olarak son dönemde özellikle artan ilgiye konu olmaktadır.
Ulaştırma ve lojistik ana planından görüleceği ve bakanlığın diğer açıklamalarından da anlaşılacağı üzere demiryolu ile taşınan yurt içi yük miktarı mevcut haliyle yıllık 38 milyon ton düzeyinde, toplam taşınan yük miktarında yüzde 5 gibi bir paya sahip iken bunun 2029 yılında 146 milyon tona, 2035 yılında da 306 milyon tona ve yüzde 20'lik bir paya yükseltilmesi hedeflenmektedir. Bu kapsamda ürünleri ulusal demiryolu ağına ulaştıracak ara demiryolu bağlantı hatlarının mevcut 439 kilometreden 2028 yılına kadar 654 kilometreye çıkarılacağı ifade edilmektedir. Böylece lojistik merkezlerinin, fabrika, sanayi, OSB ve limanlara bağlantıları sağlanarak karayolları üzerinden taşınan yükün demiryollarına kaydırılması, ayrıca çevreye duyarlı sürdürülebilir yeşil lojistik ve taşımacılığın teşvik edilmesi amaçlanmaktadır.
Yeşil lojistik belgesi sahibi şirketimizin bu amaca uygun faaliyetlerindeki bir aşamayı yatırımcılarımızla paylaşmak istedik. Ankara K.Kazan'da kurulu bir soda üreticisi şirketinin büyük paketli ürünleri K.Kazan'dan Kocaeli-Derince limanlarına halen kamyonlarla taşınmakta iken yıllık 300 bin tonluk taşıma işinin bir bölümünün şirketimiz tarafından demiryoluyla taşınmasına başlanmıştır. Bu kapsamda ilk etapta şirketimiz K.Kazan'dan Dubai Port ve Evyap limanlarına 60 konteyner, 1.500 ton doğal soda külü taşıması gerçekleştirmiştir. İntermodal nitelikteki bu taşımada 471 kilometre demiryolu, 80 kilometre karayolu ve devamında denizyolu kullanılmaktadır.
Söz konusu proje taşımasında şirketimizin yıllık 100 bin ton hacme ulaşabileceği tahmin edilmektedir. Ayrıca söz konusu şirketin K.Kazan'dan Derince Limanı'na yüzlerce donanımlı kamyonla yapmakta olduğu yıllık 3 milyon ton dökme doğal soda külü taşıması işlerinin silobas konteyner imalat sürecinin tamamlanmasından sonra peyderpey demiryoluna yönlendirileceği öngörülmektedir.
Yukarıda değinildiği üzere demiryolu bağlantı yolları, iltisak hatları kapasitesinin artırılmasıyla ve yeni iltisak hatları inşaasının tamamlanmasıyla demiryolu taşımalarının kolaylaşması, maliyetlerinin düşmesi ve hacimlerin hızla istenen seviyelere ulaşması beklenmektedir.
Karayolları üzerindeki yükün hafifletilmesi olarak tanımlayabileceğimiz bu süreç ekonomik ve sosyal faydalar sunmakta, çevreye duyarlı sürdürülebilir bir gelecek açısından önem arzetmektedir. Sadece bir adet trene kaydırdığımız taşımayla 30 kamyonun karayolunda tükettiği fosil yakıttan tasarruf edilmekte, buradan oluşabilecek emisyon önlenmektedir. Zira demiryolu üzerinden yaptığımız bu taşımalarda elektrikli lokomotifler kullanılmakta ve karbon salınımı minimize edilmektedir.
Şirketimizin karayollarındaki yük trafiğini ve karbon emisyonunu azaltıcı bu ve benzer faaliyetleri, demiryolu taşımalarını teşvik eden Avrupa Birliği yeşil mutabakatıyla da uyumludur. Sürdürülebilirlik, sosyal sorumluluk, çevreye duyarlılık ve yeşil mutabakat kavramları tüm kurumsal şirketler için artık önemli bir kritere dönüşmüştür. Gerek küresel ölçekte düzenlemelerin zorlayıcı olması, gerekse sürdürülebilirlik bilincinin yükselmesi sayesinde önümüzdeki dönemde demiryolu taşımacılığına yönelik yoğun ilginin artarak devam edeceğini öngörmekteyiz.''